Halfeti Sessiz şehrin meyveli yemekleri

2000 senesinde Birecik Barajı’nın inşası esnasında sular altında kalan Halfeti, bu yüzden Eski ve Yeni Halfeti olmak üzere ikiye ayrıldı. Kendine özgü mimari yapısı, doğal güzellikleri ve siyah gülleriyle önemli bir turizm noktası olan Halfeti’nin bilinen ilk tarihi Romalılar tarafından Ekamia adıyla kurulmasıyla başlıyor. Yöre, M.S 640 yılında Arap istilasına uğramış, 661 yılında Emevilerin, 750’de Abbasilerin hâkimiyeti altına giriyor. Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra Selçuklular buraya kadar uzanmıştır. Daha sonra Eyyubiler ve Selçuklular arasında zaman zaman el değiştirmiştir. Moğol istilasına uğrayan yöre, 1280 yılında Beysari komutasındaki Memluk ordusu tarafından kuşatılmış ve yağmalamıştır. 1290 yılında Eşref komutasındaki Mısır ordusu Halfeti’yi yeniden ele geçirmiş ve Kal’at-ül Müslimin adını vermiştir. Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferi (1517) sırasında ise Osmanlı topraklarına katılmıştır. Efsaneye göre Halfeti Ulu Camii’nin inşaatında Ermeni bir usta çalışmıştır. Haber Ermeni usta Adır’ın Ermenice gül kız anlamına gelen Vartuhi adlı bir kızı varmış. Bu kız evlerinin bahçesinde en güzel gülleri yetiştirmekteymiş. Vartuhi’yi annesi doğururken ölmüş. Vartuhi, Ermeni ustanın tek varlığı imiş. Suyun karşı tarafında Fırat adlı güvercin ve keklik yetiştirmeye meraklı bir genç varmış. Bir gün bu genç kaçan güvercinlerinin ardından Adır Usta’nın avlusuna kadar gelmiş. Burada Vartuhi ile birbirlerini görür görmez âşık olmuşlar. Bu gençler evlenmek istediğinde Ermeni usta müsaade etmemiş ve iki genç, kendilerini Fırat’ın sularına atarak intihar etmişler. Onların ölümü üzerine Halfeti’deki bütün güller siyah açmaya başlamış.

Halfeti’de gezilecek yerler

Hem tarihi hem de doğal güzellikleri ile gelen ziyaretçileri ağırlayan ilçede mutlaka görmeniz gereken birçok yer var. Eski Halfeti, Rum Kale, Savaşan Köyü, Asma Köprü, Halfeti Ulu Cami, Aziz Nerses Kilisesi ve Barşavma Kilisesi’ne gitmeyi muhakkak listenize eklemelisiniz.

Halfeti’de ne yapılır?

Tekne Turları: Eski Halfeti deyince akla gelen ilk şey tekne turları... Gelen ziyaretçiler Halfeti tekne turları aracılığıyla batık şehir bölümünü, onun yakınındaki yüzde 80’i sular altında kalan Savaşan Köyü’nü ve Rumkale’yi gezebiliyor. Tekne turları ile bu yol güzergâhında su altında kalan evleri, tarım alanlarını, camileri, mağaraları, hatta ilkokulları görme şansı buluyorsunuz. Halfeti çıkışlı tekne turları, yaklaşık bir buçuk saat sürüyor. Savaşan Köyü’nde kafeteryalarda 15 dakika molanın ardından Halfeti’ye geri dönülüyor. Tekneler 08.00 – 18.00 saatleri arasında çalışıyor ve gün boyu doldukça hareket ediyorlar. Rumkale çıkışlı tekne turları da Savaşan Köyü’ne ve Halfeti’ye uğruyor.

Dalış: Batık şehir Halfeti, bugün Güneydoğu’nun en büyük turizm değerlerinden biri... Suyun altında kalan evleri ve tarihi mekânlarıylan sualtı şehrine dönüşen Halfeti’de, dalış sporları ile suyun altındaki güzellikleri, tarihi yer ve mekânları görmek mümkün.

Köy Gezileri: Birecik Barajı dolayısıyla büyük bölümü sular altında kalanSavaşan Köyü’ndeki terk edilmiş taş evler gizemli bir görsellik sunuyor.

Doğa Yürüyüşü: Birecik Barajı ve Fırat Nehri’nin yeşille buluşması ve batık köyler ile görsel şölene dönüşen Halfeti, birbirinden güzel, doğal ve huzurlu yürüyüş rotalarıyla doğaseverleri bekliyor.

Halfeti’nin meyve yemekleri

Her yıl Mayıs ayının ilk hafta sonu yapılan Halfeti Meyve Yemekleri Festivali’nde birbirinden lezzetli yöresel meyve yemekleri ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor. Festivalde, ilk olarak yörede yetişen meyvelerle yapılan yemekler bir hayli ilgi görüyor. Meyveli yemekler arasında en öne çıkanları ise erik tavası ve patlak kavurması... Erik tavası için yeşil can erikler kuşbaşı kuzu etiyle birlikte güveçte ve taş fırında pişiriliyor. Bölgede ham incire patlak deniyor. Patlak kavurmasında ham incirler, soğan ve sumak ekşisiyle kavruluyor. Türkiye’de sadece Dicle ve Fırat nehir balığı olarak bilinen Şabut, karadut kırmızı iken toplanıp kurutularak yapılan bir sosla kaplandıktan sonra kızgın yağda pişiriliyor. Yenidünya meyvesinin olduğu dönemde mevsimsel yapılan bir yemek olan yenidünya kebabı ise kuzu etine sadece tuz ve karabiber eklenip çekirdeği çıkarılmış yenidünyaların içine doldurulup fırında pişirilerek hazırlanıyor. Soğan kebabı kuzu kıymaya tuz, karabiber, kırmızıbiber ilave edip yoğrulur. Midye gibi açılan soğanların içerisi doldurulup, tepside yan yana dizilir. Nar ekşisine su ilave edilerek tepside gezdirilerek dökülür ve fırında pişirilen bu lezzeti tatmanız gerekir. Etsiz bir köfte olan cevizli köfte, bulgur ve haşlanmış patatesin bol ceviz içi ve nar ekşisi ile harmanlanmasıyla hazırlanıyor. Bildiğiniz tüm yaprak sarmaları unutturacak bir lezzet, vişneli yaprak sarmanın iç harcı ise çekirdeği çıkarılmış vişne, kuş üzümü ve nar ekşisi eklenerek hazırlanır. Tencereye dizilmiş yapraklar üzerine vişne ve zeytinyağı dökülerek pişirilir. Halfeti’nin geleneksel yemeklerinin başında nohut tava gelir. Özellikle sabah kahvaltısında haşlanmış nohut ve hazırlanan sebzeler çarşı fırınlarına verilir ve fırınlarda pişirilmesi beklenir. Tatlı olarak ise bol cevizle yapılan şerbetli tatlı sargılı burma, Halfeti’de en çok ikram edilen tatlılardan biridir. Halfeti’nin birbirinden lezzetli meyveli yemeklerini tatmak için Mayıs ayının ilk hafta sonu 7’ncisi düzenlenecek olan Halfeti Meyve Yemekleri Festivali sizleri bekliyor. Sessiz şehir Halfeti’nin doğası, büyüleyici atmosferi ruhunuzu dinlendirirken, farklı lezzetler sunan meyveli yemekleri ile hafızanızda unutulmaz tatlar bırakacak.