Anında %10 İndirim
Üye OlGıda Kurtarma Derneği ne zaman kuruldu? Bu derneğin kuruluşuna etki eden ihtiyaçlar ve eksiklikler nelerdi? Kuruluş öykümüz Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin ilk kez açıklandığı 2015 yılına dayanıyor. Gıda Kurtarma Derneği, başka bir dünya özlemi duyan, adil ve sürdürülebilir bir yaşamın mümkün olduğuna inanan, dinamik ve idealist bir grup genç tarafından 2017 yılının Ağustos ayında kuruldu. Aslında kuruluş hikâyemiz “Fazla” sosyal girişimine dayanıyordu. Türkiye genelinde test ettiğimiz gıda israfıyla mücadele noktasındaki makro problemlerin giderilmesi için bir sivil toplum örgütünün eksikliği vardı. Bu eksikliğin kapatılması için biz de kolları sıvayalım ve böyle bir sivil toplum kuruluşunu başlatalım dedik ve ekosistemde yer alan diğer sosyal girişim kurucularıyla beraber gıda kurtarma yolculuğumuzu başlattık.
Çalışma alanlarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Tüm canlılığın en temel gereksinimi olan gıdaya odaklanıyoruz. İlk kuruluş anından itibaren “Odağımızdan Gıda Var” dedik. Gıda Kurtarma Derneği olarak 2017 yılından beri, farkındalık, savunuculuk ve gıda bankacılığı kapasite geliştirme çalışmaları yürütüyoruz. Farkındalık çalışmalarımızla ulusal çapta gıda israfına yönelik farkındalığı artırmayı hedefliyoruz. Gıda Kurtarma Derneği ve P&G ortaklığında başlayan, Türkiye’deki ilk ulusal farkındalık kampanyası olma özelliğini taşıyan ve 100 milyonu aşan izlenme başarısıyla ‘Boşa Harcama’ projesini başlattık. İkinci çalışma alanımız olan savunuculuk faaliyetleri yürütüyoruz. Gıda kaybı ve israfının yarattığı kaynak tüketimlerinin sosyal-ekonomik-çevresel etkilerini bilimsel gerçekliklerle ele alarak gıdanın savunuculuğunu yapıyoruz. Gıda israfı hakkında 11 farklı kamu kuruluşuna politika ve mevzuat önerilerinin hazırlanması, üst düzey kamu çalışanları ile çalıştayların düzenlenmesi ve STK’ların savunuculuk kapasitesini geliştirilmesi için çalışıyoruz. Gıda bankacılığı kapasite geliştirme konusu diğer bir çalışma alanımız. Yerel yönetim ve STK’lara gıda bankacılığı kapsamında kapasite geliştirme danışmanlığı sağlıyoruz. Türkiye’nin en geniş gıda bankacılığı ağına sahip olarak, şu an 62 ilde, 165 gıda bankası aracılığıyla düzenli olarak 1.2 milyon ihtiyaç sahibine ulaşıyoruz. Gıda bankacılığı kapsamında Fazla’nın dijital ve yenilikçi bağış platformu üzerinden 150.000’i aşkın bağış operasyonu gerçekleştirdik. 2019 yılında, Ford Otosan & Gebze Ticaret Odası iş birliğiyle Dilovası bölgesinde ilk konsept gıda bankası niteliği taşıyan ‘Sosyal Etki Merkezi’ni kurduk. Dilovası bölgesinde ikamet eden, kayıtlı 500 ihtiyaç sahibi düzenli olarak gıda bankacılığı sisteminden yararlanmaktadır. Konsept gıda bankası modelimizi iyi uygulama örneğiyle ulusal çapta genişletmeye devam edeceğiz.
Gıda bankacılığı hakkında bilgi verir misiniz? Bu alanda çalışmalar nasıl devam ediyor?
Gıda bankacılığı, uluslararası bağış sistemi ile gıda, giyim, temizlik ve hijyen ürünlerini toplayan, ayrıştıran, depolayan ve ihtiyaç sahiplerine dağıtan bir sivil toplum örgütlenmesidir. Gıda bankacılığı dediğimiz operasyonlar çerçevesinde, gıda üreticisi, perakende veya distribütör firmadan bağış platformu üzerinden ortalama her 10 dakikada bir tane ilan paketi paketinin değeri yaklaşık 1500 TL civarında oluyor. Tüzüğünde gıda bankacılığı ibaresi olan STK’lar ve yerel yönetimler bağış platformu üzerinden ilana başvuru yaparak bağışı teslim alıp sosyal market, aşevi veya doğrudan dağıtım aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Bugün itibariyle 62 şehirde 165 gıda bankasıyla aktif olarak gıda bankacılığı operasyonları yürütüyoruz. Bunun da en önemli nedeni bugüne kadar fiziksel ve çevrimiçi olarak sivil toplum örgütleri ve belediyeler dahil olmak üzere 2500’ün üzerinde kuruma ücretsiz danışmanlık sağladık. Danışmanlık paketlerimizde, gıda bankalarına kendi alanlarında gıda bankacılığını nasıl yapabilirler, operasyonel ihtiyaçları nelerdir, gıda bankacılığı standartları ve yasal yapısı nedir, gibin konular hakkında birebir görüşmelerle alt yapılarınının kurulmasına destek oluyoruz. Bu sayede de Türkiye’de gıda bankacılığının kurulmasında, geliştirilmesinde ve kapasitenin iyileştirilmesinde önemli bir rol oynuyoruz.
Gıda israfı noktasında son yıllarda birb farkındalık oluştu mu? Son yıllarda veriler neler söylüyor?
Türkiye ve Dünya’daki gıda israfıyla mücadele noktasında alınan aksiyonlara ve var olan problemlerin çözümlerine baktığımız zaman o yıllar ile bu yıllar arasında fazla vakit geçmediği için maalesef çok fark yok. Fakat 2017 yılında Türkiye’de çok bariz bir şekilde gıda israfına karşı bir farkındalık eksikliği vardı. Bu sadece özel sektör ve kamuda değil, aynı zamanda bütün kamuoyunda da ciddi bir farkındalık eksikliği mevcut. Biraz verilerden bahsedecek olursak, Dünyada her yıl 1.3 milyar ton gıda israf ediliyor. İsraf edilen bu miktar açlıkla mücadele eden 821 milyon insanı tam dört kez doyurabilir. Sadece Türkiye halkı için değil Dünya genelinde de aynı şekilde toplamda ortalama kişi başına düşen yıllık 127 kg. gıda atığı var. Dünyadaki gıda israfının yüzde 61’i ise hanelerde gerçekleşiyor. Türkiye’de ise bir kişi yıllık 93 kg. gıda israf ediyor. Bu israfın yıllık maliyeti ise 555 milyar TL. Türkiye’de ileri seviyede atığı olan bir ülke olduğu için farkındalığı artırmak üzerine faaliyetler yürütülmesi gerekiyor. Diğer taraftan bu konuyla alakalı özel sektörün harekete geçmesi için regülasyonların iyileştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Bu zamana kadar hangi projeleri gerçekleştirdiniz? Biraz anlatır mısınız?
P&G ortaklığında 2019 yılında başlayan ve halen devam eden Türkiye’deki ilk ulusal farkındalık kampanyası olma özelliğini taşıyan ve 100 milyonu aşan izlenme başarısıyla ‘Boşa Harcama’ projesini başlattık. Refika Birgül ile yaptığımız Boşa Harcama video serisiyle hanelerimizde farkındalığı artırmaya yönelik içerikler ürettik. Son tüketiciye ulaştığımız farkındalık içerikleriyle, gıda israfını önlemenin mümkün olabileceğine inanıyoruz. Sabancı Holding iş birliğiyle beraber geliştirdiğimiz Gıda Kurtarma Hasadı projeleriyle, hasat zamanında dalında bırakılmak üzere olan ürünlerin peşine düşerek İzmir ve Gemlik’te domates ve zeytin hasadı düzenledik. Gıda Kurtarma Hasadı projelerimizde, gönüllerimizin emekleriyle toplam 10 bin ton hasat sonrası kalan ürünü kurtararak ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık ve bölgedeki kadın kooperatiflerine bağışladık. Sivil Toplum Sektörü Destek rogramı kapsamında Gıdanı Kurtarı “Türkiye’de Gıda Atığını Önleme ve Azaltımı İçin GKTD Kapasite Artırımı” başlığındaki projemiz, gıda kaybını ve israfını azaltmakla ilişkili tüm sektörleri bir araya getiren, bu alanın tüm paydaşlarıyla ortak çözümler geliştiren çalışmalar yürütülmüştür. Gıdanı Kurtar I projemizin devamı niteliğini taşıyan, Gıdanı Kurtar II “Kapasite Geliştirme Yoluyla Gıda İsrafının Azaltılmasında GKTD Etkisinin Genişletilmesi” adlı projemizde sürdürülebilir iş birliği ve ilgili hizmetleri insanlara sürdürülebilir bir temelde sunmak için kapasite geliştirme yoluyla Gıda Kurtarma Derneği ’nin gıda bağışındaki ve gıda israfını önlemedeki etkisinin genişletilmesi hedefledik. Proje neticesinde Savunuculuk Kiti ’ni, üyelik kayıtlarını ve gönüllülük programlarını teşvik etmek için sosyal yardım stratejisi ve eylem planı geliştirerek, gıda bankacılığıyla uğraşan STK’ları güçlendirmek, gıda bankaları, perakendeciler ve gıda şirketleri arasında sinerji ve iş birliği için platformlar oluşturmayı başardık. IPA II. Dönemi değerlendirmeleri arasından projelerimizin en iyi uygulama örneği seçilmesinin gururunu yaşıyoruz.